28 Şubat Darbesi: Psikolojik İşkence Olarak Değerlendirilmesi

Bir zamanlar Kırıkkale’de Sağlık Meslek Lisesi’nde eğitim hemşireliği yapan Pınar Yıkılmaz, 28 Şubat postmodern darbesinin izlerini derinlemesine hissettiğini açıklıyor. Başörtüsü yasağı sebebiyle mesleğinden istifa etmek zorunda kalan Yıkılmaz, o dönemde yaşadığı baskıları ve psikolojik travmayı açık yüreklilikle paylaşıyor.

Baskıcı bir zihniyetle karşı karşıya kaldığını belirten Yıkılmaz, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı arasında daha yasakçı bir tutum olduğunu vurguluyor. Başörtüsü taktığı için işe endişe içinde gittiğini ve her an hakaret, bağırma ve yok sayma korkusuyla yaşadığını ifade ediyor. Yaşadığı baskılar sadece bu kadarla da sınırlı kalmıyor.

JİTEM tarafından aylarca takip edildiğini ve çalıştığı sağlık ocağına baskın düzenlendiğini anlatan Yıkılmaz, yaşadığı korku, baskı ve stresi unutamadığını dile getiriyor. Yetkililerin kendisine yönelik agresif tavrı ve başörtüsü takmaması için yapılan baskılar, Yıkılmaz’ı istifa noktasına getiriyor.

28 Şubat’ın sadece bir darbe olmadığını, her başörtülü kadının psikolojik bir darbe yaşadığını vurgulayan Yıkılmaz, inancıyla mesleği arasında seçim yapmaya zorlandıklarını belirtiyor. Bu zulmü yaşayanların ilahi huzurda hesaplaşacaklarını söyleyen Yıkılmaz, o dönemde yaşadıklarını asla unutmayacağını ifade ediyor.

Bu hikaye, sadece bir bireyin yaşadığı travmayı değil, geniş kapsamlı bir toplumsal sorunu da gün yüzüne çıkarıyor. Başörtüsü yasağı, sadece kumaşın değil, insanların özgürlüğünü de hedef alan bir uygulama olarak karşımıza çıkıyor. Yıkılmaz’ın yaşadıkları, sadece bireysel bir hikaye olmaktan çıkıp toplumun belleğinde derin izler bırakan bir trajedinin parçası oluyor.

28 Şubat Darbesi’nin etkileri hala hissedilirken, toplumun bu acı geçmişi hatırlayarak geleceğe daha sağlıklı adımlarla ilerlemesi gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, her bireyin inancı ve özgürlüğü kutsaldır ve bu haklar korunmalıdır. Geçmişte yaşanan acılardan ders çıkararak, birlik ve beraberlik içinde daha adil bir toplum oluşturmak hepimizin sorumluluğudur.